2019 yılı içinde ekonomi, sağlık, kültür ve sosyal yaşamda neler oldu, neler yaşandı?
Kısaca bir bakalım.
Öncelikle en önemli konu iklim değişiyor.
İnsandan kaynaklanan çevre kirliliğinin önlenmesi amacıyla büyük yaygara koparan plastik poşetler, 1 Ocaktan itibaren mağazalarda 25 kuruş karşılığı verilmeye başlandı.
31 Mart yerel seçimlerinde Ankara'da Mansur Yavaş kazanınca Ankara, 25 yıl sonra CHP'ye geçti.
23 Haziran'da İstanbul’da yeniden seçim yapılınca CHP'nin adayı Ekrem İmamoğlu, rakibi Binali Yıldırım karşısında büyük bir oy farkıyla seçimleri kazanan isim oldu.
Mart ve Nisan aylarında soğan ve patates fiyatları tüketicinin en önemli gündemlerinden biri oldu.
Soğanın kilosu 9 liraya dayandı.
Piyasada bazı yerlerde patatesin fiyatı 6.95 TL’ye kadar çıktı.
Bunun üzerine hükümet Sebze ve meyve fiyatlarını düşürmek için İstanbul'da 50, Ankara'da ise 15 noktada tanzim satış noktası kurdu.
Bu olay AKP hükümetinin en çok eleştirdiği CHP’nin başında olduğu 1970’li yılları hatırlattı.
O dönem CHP’li hükümet halka ürünleri daha uygun fiyattan satmak amacıyla tanzim satış kurmuştu.
AKP Hükümeti de enflasyonla mücadele kapsamında CHP’nin uyguladığı sistemin aynısını yaptı.
Askerlik süresini 6 aya inince gençler epey sevindi.
ATV ekranlarında Müge Anlı, RTÜK’ün “CİN” kelimesinin kullanılmasını yasakladığını, bunun yerine “3 Harfliler” ifadesinin kullanılması söylerken herkes güldü.
Hadi bakalım herkese 250 bin TL değerinde otomobilli iyi yıllar dilerim.
///////////////////////////////////////////////////////////////
BAKIN NASIL KANAL YAPACAKLAR?
Dünya üzerinde insanoğlunun yaptığı 3 kanal var.
1-Korint kanalı: Yunanistan'ın kuzey topraklarını Mora Yarım adasından ayıran kanal 6,5 km uzunluğunda.
2- Panama Kanalı: Atlas Okyanusu(Atlantik) ile Büyük Okyanus (Pasifik )birbirine bağlayan 80 km uzunluğundaki kanal. (Güney Amerika’yı dolaşmak istemeyen gemilerin kullandığı kestirme yol)
3-Süveyş Kanalı: Akdeniz’i Kızıldeniz'e bağlayan 175 km uzunluğundaki kanal. (Afrika'yı dolaşmak istemeyen gemilerin kestirme yolu)
Şimdi, İstanbul Kanalı hangi denizi hangi denize bağlayacak?
Gemiler için kestirme bir yol mu? Hayır değil.
Zaten Marmara’yı Karadeniz’e bağlayan Allahın yarattığı doğal boğaz var.
Dünya kanallarını kullanan gemiler tanker başına kanalı geçmek için ortalama 180 bin dolar yani (1 milyon Türk lirası) veriyor.
Evet, yanlış okumadınız.
Örneğin 17 m boyunda bir tekne kanalı geçmek için 2 bin dolar (yaklaşık 12 bin TL) ödüyor.
Boğaz varken hangi tanker bu parayı verip kanaldan geçecek?
Evet, boğazdan çok gemi geçiyor ve tehlike saçıyor ama Montrö Boğazlar Sözleşmesi varken 40 kilometrelik İstanbul kanalı kim kullanacak?
Tabi ki kimse yolu kısaltmayan bu kanalı para verip kullanmayacak.
Kanal yapılırsa buranın kullanılması için hükümet iki yol izleyebilir.
Şu an Boğazdan geçişler sıraya konuluyor.
Gemilerin kanaldan geçmesi trafik yoğunluğu bahane edilerek geçiş süreleri kasıtlı olarak uzatılır ve zaman alırsa bu kargo taşıyan konteynır gemilerin işine gelmez.
İkincisi kanal geçiş fiyatı çok makul tutularak kanal özendirilir.
Bu da yap işlet modeli için uygun degil.
Yapan firma aynı İstanbul’u İzmir’e bağlayan Osmangazi köprüsü gibi fiyatı yüksek tutup çok kazanmak isterse, geçişler yine devlet garantili yapılır.
Bu para da vatandaşın cebinden çıkar.
Yani olan yine bize olur.
Hadi hayırlı olsun kazığımız, pardon kanalımız.
