Temeli 5 yıl önce atılmıştı.
Kocaeli Şehir Hastanesi 350 milyon avroya malolacaktı.
Şu an % 75 tamamlandı.
Keşke bu koronalı günlere şimdi yetişip, bir an önce hayata geçirilseydi..
Maalesef.
Her geçen gün hastaların ve ölenlerin arttığı bu zamanda can simidimiz umudumuz olsaydı.
Daha iki ay önce tamamlandığında büyüklüğünü, konforunu ve teknolojisi ile ön plana çıkacak olan hastanemizi öve bitiremiyorduk ama solum cihazı olmadıktan sonra konforun hiç bir amlamı kalmağını öğrendik artık.
Bin 250 yatak kapasiteli inşaatı süren dev hastanede hastalar kaybolmamaları için navigasyon sistemleri ile yönlendirilip, elektrikli araçlarla taşınacakmış.
Yahu bırakın elektrikle taşımayı hastalar nefes alamıyor sedyele de taşırız yeterki bir an önce açma derdimiz olsun.
En ideal bir şekilde tasarlanmıştı ama böyle bir salgın hiç akla gelmemişti.
Tanıtım en gelişmiş teknolojileri ile donatılması düşünülmüş ama dünyada ve bizde örnekleri olan milyonların öldüğü o salgın hastalıklar düşünülememişti.
Yemeklerinden cihazların donanımına kadar her şey en üst düzeyde planlanmıştı fakat küçücük bir vürüsü ihtimal dahiline koymamıştık.
Hani büyüklükleri ve tekneolojileri ile hava atan avrupa ve Amerika’nın ne kadar aciz kaldığını şimdi daha iyi görmüş olduk.
Konforlu hastaneler yerine ilaç ya da aşı yapacak donanımlar yapmak aklımıza bile gelmemişti.
Artık, yapılan şehir hastanelerimizin ne kadar ideal olduğunun anlamı da kalmadı.
3 bin 500 araçlık otoparkı olacakmış, iyi olsun harika.
Otoparkında hastaları karşılayacak görevliler bir takım yerlere ulaşımlarını konforlu bir ortamda sağlayacakmış.
Peh peh peh.
Demek ki konforun basit bir mikrop karşısında hiçbir önemi yokmuş.
İsterdim ki konforlu dev hastaneler yerine dev labaratuvarı olan hastanelerimiz olsun.
İçinde aşı ya da ilaç için çalışma yapan bilim adamlarımız olsun.
Hastanelerimizin devliği, büyüklüğü ve konforu ile değil, aşıyı ve ilacı bulan ve dünyaya satan ülke olarak övünelim isterdim.
Bununla büyüklenelim, devleşelim, dünya insanlığına en büyük hizmeti biz yapalım isterdim.
Ülkemize döviz yağdıralım isterdim ama maalesef.
Konforumuz olsun, lüksümüz olsun, şahşahatamız olsun.
Biz hala sokaklarda dışarıda boş boş gereksiz dolaşalım.
Havamız olsun canım.
Konforumuz olsun yeter, ama ilacımız, aşımız olmasın hiç önemi yok...
