Herkes bilir boyun eğmem.
Kimseyi hele hele bir siyasetçiyi övüp yalakalık yapmam.
Ama güzel yapılan işleri de görmezden gelemem.
İzmit insanına, esnafına, çocuğuna kim sahip çıkıyorsa, hiç bir siyasi parti gözetmeksizin bu satırlarda yer veririm.
Çünkü bu kente değer katmak ve sahip çıkmak yerel basının görevi.
Daha önceki belediye başkanlarımız sivil toplum kuruluşlarına gereken önemi verdiler ama bu yeterli değildi.
Bir adım daha öteye gidemediler.
Zamanında Sefa Sirmen bunu çok iyi başarmıştı.
Kente Kocaelispor ile vizyon katmış ve bir çok icraatıyla Kocaeli ve İzmit tüm Türkiye’de konuşulur olmuştu.
Fatma başkan seçim bildirgesinde” İzmit'in ekmeği İzmit'te kalacak” diyordu.
Bunun en güzel örneğini 28 Haziran İzmit’in Kurtuluş gecesi gördük.
Daha birkaç ay önce İzmit'te kendini geliştirmiş, yetiştirmiş yetenekli çocuklarını bir araya getirmiş, Kent Orkestrasını kurmuştu.
Son yıllarda ismini sık sık duymaya başladığımız bir genç var.
Adı Hakan Oral.
Saksafon çalgı ustası.
Çekirdekten yetişmiş alaylı, konservatuvara gitmiş mektepli.
Birçok sanatçıya Saksafonu ile eşlik etmiş.
İşte “Kent Orkestrası” bu gence emanet.
Türkiye'nin en ünlü klarnet ustası ve popüler bir isim olan Hüsnü Şenlendirici, geçtiğimiz akşam İzmit Kent Meydanında binlerce kişiye bir konser verdi.
Ünlü usta sahneye geldiğinde elinde klarneti, arkasında ise ona eşlik eden Kent Orkestrası vardı.
.jpg)
İlk eseri “Sevda” Şarkısı çaldığında konsere katılanlar öylesine coştu, öylesine duygulandı ki, yer yerinden oynadı.
Şarkı bitiminde orkestraya dönüp eliyle ” Bu güzel insanlar alkışı hak etti. İzmit Kent Orkestrası canı yürekten alkışlayalım” diyerek onları onurlandırdı.
Bu gençlerin çoğu belki de birkaç kez sahne almıştı.
Ünlü bir ustanın arkasında çalmak apayrı bir marifet, apayrı bir meziyet isterdi.
İşte bunu İzmitli gençler başarmıştı.
Sanatçıyla sadece bir prova yapmış olmalarına rağmen, Hüsnü Şenlendirici’ye öylesine güzel eşlik ettiler, öylesine güzel bir uyum sağladılar ki bu kadar ustaca başarılı bir iş çıkarmalarını kimse beklemiyordu.
Ben de onları izlerken bir İzmit çocuğu olarak gururlandım.
Birileri eleştirdi.
Yok İstanbullu müzisyenler çalsaymış uçururmuş, yok sahne kurmaya 100 bin lira harcamış, yok efendim Şenlendirici sahnede kısa kalmış.
Mevzu bahis İzmit’se gerisi teferruattır boluuummm..
Sahne ya da sanatçı masrafını peşkeş çekmediği Gülümse kafeden bir gecede çıkartıyor.
Haberiniz var mı?
İzmit'ime kim bir çivi çakıyorsa minnet duyarım.
Kim bu güzel şehre değer katıyorsa yazmak boynumun borcu.
Bırakın boş muhalefeti de, eğer; İzmitliyseniz güzel şeyleri görmezden gelmeyin.
İzmitli gençleri, kent orkestrasını ayakta alkışlayın.
Çünkü başka İzmit yok.
Sevgiyle kalın.
