Daha geçtiğimiz gün açıldı.
Ben açılışa katılamamıştım.
Aradan birkaç gün geçti.
Hazır çarşıya gelmişken “Gidip bir göreyim” dedim.
Belsa plazanın merdivenlerini çıkarken içimden “Kapalıdır, açık olsa bile içeride bir iki kişi vardır” diye geçirdim.
İzmit Belediyesinin açtığı Şehir Kütüphanesi için “Daha sabahın on biri.
Okullar tatil. Şimdi gençler evlerinde miskin miskin uyuyordur. Kim gelecek kütüphaneye. Artık dijital çağdayız kütüphaneler eskilerde kaldı” diye düşünüyordum.
Meğer ne kadar yanılmışım.
İçeri girdiğimde şok oldum.
Çok büyük ve geniş bir alan var ve birçok da masa.
Masaların hepsi dolu.
14-20’li yaşlarda gençler oturmuş ders çalışıyor.
Ödev yapıyor, kitap okuyor.
Gençleri toplasınız para verseniz oraya götüremezsiniz.
Gördüğüm bu tablo karşısında gençlik ve geleceğe dair umutlarım arttı.
Şaşkınlık ve hayret içinde kütüphaneyi dolaştım.
Sessiz ve sıcak bir ortam.
İzmit Belediyesin in efsane başkanı Leyla Atakan adına yakışır bir sosyal ortam olmuş.
Kütüphane içinde Leyla Atakan’ın hatıralarını yaşatacak çalışma masası da var.
Ahde vefa örneği güzel ve anlamlı olmuş.
Kitaplıklar bölümlere ayrılmış.
Romanlar, Tarih ve coğrafya, Türkçe ve yabancı diller, çocuk kitapları gibi.
Türk edebiyatının en önemli isimlerin eserleri var.
Yaşar Kemal, Reşat Nuri Güntekin, Fakir Baykurt, Orhan Kemal, Turgut Özakman gibi Türk edebiyatında iz bırakmış ustaların romanları raflarda yerini almış.
Bu kütüphaneden yararlanmak için üye olmak gerekiyormuş.
Şimdilik 2 bin 500 üyesi varmış.
İçinde kafesi de var.
Teras gibi açık alana bile sahip.
Her şey düşünülmüş ve harika ama bir tek şey unutulmuş.
Kent yazarları.
İlimizde iz bırakmış birçok yazarımız var.
Bunların roman, öykü şiir deneme kitapları var.
Bence bir raf daha açılmalı ve kent yazarların eserleri burada yer almalı.
İşte o zaman İzmit Şehir Kütüphanesi tam olur.
Hayırlı olsun, tebrik ederim.
