banner542

BİST
4.854,16
ALTIN
1.043,73
DOLAR
18,62
STERLİN
22,41
EURO
19,31

Bir sürü ciddi hadiseler deşifre edilir, fakat bir bakarsınız ki karşı taraf mini bir açıklama yapar,  tüm toplumun algısını bir anda kendi lehine çeviriverir.

Karşınıza alacağınız insanın gücünden ürken, onu ilahlaştıran veya beklentisi zirvede olanlar sizin gerçeklerinizi değil de o gücü ve erki elinde tutanların sözlerine itibar ederek ve hatta karşı taarruza geçerek sindirme veya hadiseyi sulandırma harekâtıyla olayın seyrini değiştirir.

Çarpıcı bir örnek olması açısından şu hadiseyi paylaşmak isterim.

Bill Gates Microsoft’ un bir seminerinde bilgisayar sektöründeki gelişmenin hızını anlatmak için şöyle bir benzetme yapmış.

"Eğer Volkswagen firması son 25 yıl içinde bilgisayar sektörü kadar hızlı gelişmiş olsaydı bugün 500 dolara alacağımız arabalara 25 dolarlık benzin koyup dünya turu atmamız mümkün olacaktı"

Birkaç gün sonra VW firmasının bir basın açıklaması yayınlanmış.

"Eğer otomotiv sektörü Bill Gates in işletim sistemi gibi gelişmiş olsaydı, her alacağımız arabada tek koltuk olacak, diğer koltuklar için ekstra lisans parası ödemek zorunda kalacaktık; arabamız sadece bizim ürettiğimiz benzinle çalışacak; gösterge tablosundaki tüm ikaz ve uyarı ışıkları yerine üzerinde
ARABANIZ GEÇERSİZ BİR İŞLEM YÜRÜTTÜ VE KAPATILACAKTIR yazan tek bir lamba olacaktı. Ayrıca her kazadan sonra arabanın hava yastıkları açılmadan önce bir düğmenin üzerinde HAVA YASTIKLARI AÇILACAK EMİN MİSİNİZ diyen bir ışık yanacaktı" diye bir karşılık vermiş.

Çarpıcı bir gerçek ve muazzam bir yanıt.

Şimdi bu hadiseyi okuyan okuyucularıma sorsam; sizce kim haklı? Diye, nasıl bir yanıt alırım acaba?

Eminim yüzde 50 oranında bölünürüz.

Bill Gates’ in vurgulamaya çalıştığı gerçekle VW vermiş olduğu yanıt arasında o kadar derin bir fark var ki, işte biz bu inceliği görmezden gelir ve “oh olsun Biliye, aferin VW’ ne… Adamı mars etmiş” deriz ve birde yetmezmiş gibi yazılımda tekelleşen Bill Gates’e “vur abalı” yaparız.

Oysa incelersek, verilen mesajla karşılaşılan sonuç ne kadar farklı değil mi?

İşte, fikir çürütme taktikleri böylesine güçlü etkiler yapıyor.

Şimdi konuyla bağlantılı olarak gelelim Kocaeli’ de son dönemlerde yaşananların nasıl sulandırıldığı ve hafızalardan formatlandığına.

--Hatırlayın, Ak Parti’ den 4 tane meclis üyesi disipline verilmişti. İl başkanı çıktı bu arkadaşları hainlikle suçladı. Disiplin sürecinin sonucu ne oldu diye merak edenleriniz oldu mu? Sonuçla ilgili hiçbir açıklama yapılmadı ve hafızalarımızda oluşturulan“4 hain kişi” imajı yerini muhafaza ediyor değil mi?

--Derince Ak Parti’ de casus yazılım ortaya çıkarıldı ve il başkanı “Siber Saldırı yapıldı, konuyu araştırıyoruz” diyerek basitleştirildi. Peki, sonucuyla alakalı hiçbir açıklama yapıldı mı? Elbette yapılmadı ve böylesine ciddi bir olay zihinlerde bunu dışarıdan birisinin yapmış olduğu basit bir olay olarak kaldı… Öyle değil mi?

--Yine Derince’ de Genlik Kolları Kongresinde burayı boşu boşuna geren ve kendi istediği Özkan Oktulmuş kardeşimizi başkan yapan Sayın Civelek ve Gençlik Kolları İl Başkanı bu ani istifanın gerekçelerini kamuoyu ile paylaştı mı?  Veya “ Arkadaşımızın haklı gerekçelerine katılıyoruz, hizmetleri olmuştur, kendisine teşekkür ediyoruz” gibi en ufak bir beyanatını okudunuz mu? Neden açıklama yok? Sen istemiştin. Neden sahip çıkmadın? Sahip çıkamayacağın bir problem mi var? Utanacağın bir durum mu var? Eğer yoksa Hizmeti geçmiş bir şahsiyete neden teşekkür dahi etmiyorsun? Çünkü haber değerini ortada kaldırmak ve konuyu basit bir istifa olarak sunmak istiyorsun. Yani, taktik gereği bu konu da hızla kapanmalı.

--Sahte üyelikler ortaya çıkıyor, genel merkez bile “kim yaptıysa hesabını ödetiriz” diyor fakat Civelek’ in açıklamasına dikkat edelim; Bugün itibariyle 223 bin 188 üyemiz var. CHP`nin aldığı oylardan daha fazla üyeye sahibiyiz. Artık bizim üye hedefimiz yüzde 25`e çıktı. 50 bin üye daha yapmamız lazım”
Anlıyorsunuz değil mi? Taktik ve manevra kabiliyetiyle konu yine saptırıldı ve dikkatler yapılan gayri ahlaki davranışa değil de yeni üye hedefine döndürüldü.

Adamlar sana kaç üyen var, kaç üye daha yapmayı planlıyorsun diye bir şey sormuyor ki, sana “benim il genel meclis üyemde dâhil olmak üzere binlerce üyemi kendilerinin haberi dahi olmadan sahte evraklarla nasıl üye yaparsın” diye soruyor. Gayri kanuni işlem yaptınız diyor. Hukuka başvuruyor. Ulusal basında Kocaeli paçavra ediliyor. Meclise götürülüyor ama pişkinliğe bakar mısınız? Yeni üye hedefimiz yüzde 25’ miş. 50 bin yeni üye daha yapacakmışız. Olayı sıradanlaştırmak, küçültmek, zarar verecek boyuttan kurtulmak, üstünü örtmek, büyüklük taslamak, yeni hedefler koyarak ne kadar iddia sahibi olduğunu göstermek.

Evet, daha sayfalarca yazıp çizebileceğimiz fakat hepsini bir günde ifade etmenin imkânsız olduğu, çok önemli ve zihinlerde olumsuz etki oluşturabilecek konuların nasıl basitleştirildiği, şımartıldığı ve algının farklı yönlere çevrilebildiğini birkaç örnekle sizlerle paylaştım.

Yapılan şudur; Taktiksel manevralarla hepimizin düşünce damarları tıkatılıyor.

Oysa görünenin arka planına ulaşabilmek, olayları geniş ve sağlam bir zeminde kavrayabilmek, peşin hükümlerden sıyrılabilmek, insanların ne yaptığını anlayabilmek düşüncenin sağlıklı akışına bağlıdır.

Yani düşünce damarlarının tıkanmamasıyla ilişkilidir.

Takdim şekillerinin etkisinde kalmadan gerçeği görebilen, kolayca şartlandırılamayan insanlar, düşünce damarlarında tıkanıklık olmayan insanlardır.

Biz bunun mücadelesini vermeye çalışıyoruz, çalışacağız.

Çok şey var yazılacak ve elbette doğruların ifade edilmesinden rahatsız olanlar da olacak.

Hamdolsun ki; Aydınlanmanın yasak edildiği bir ülkede yaşamıyoruz.

Buna rağmen, Doğruları öğrenmenin size bir bedeli olmasa da doğruları ifade edenlerin epey bir bedel ödediğidir.

Hepimiz bir an empati yapalım ve toplumun zihni olgunluğa erişmesi, düşünce damarlarının tıkanmaması için mücadele edenlerin kıyasıya eleştirildiği şu şartlarda bu işi yapmanın “HER KİŞİ İŞİ Mİ, ER KİŞİ İŞİ Mİ” olduğunu vicdanımıza bir danışalım. 

Kalın sağlıcakla…

Yorumlar
Adınız
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.