banner542

banner545

BİST
4.854,16
ALTIN
1.043,73
DOLAR
18,62
STERLİN
22,41
EURO
19,31

Seçimler öncesi yapılmış olan anketleri inceliyorum ve kent insanının seçeceği kişilerden neler beklediğini, hizmet önceliklerinin neler olduğunu anlamaya gayret ediyorum.

Siyaset ederken atlamış olduğumuz hususları daha dingin bir zihin yapısıyla görmek ve önemli gördüğüm hususların altını kalın çizgilerle çizmekle meşgulüm.

Sadece Derince değil derdim.

Derince ile ilgili anketlerin tamamını zamanında zaten iyi okumuş ve anket verilerine göre belirlediğimiz yol haritamızdan arzu ettiğimiz sonuçları almıştık.

Bugün sandık başına gidilse yine farklı hamlelerle hangi seçim olsa alırız Derince’ de.

Ekibimiz çok iyiydi.

İlçe yönetimindeki arkadaşlarımızın seçim alışkanlıkları ve tecrübeleri vardı ve iyi yoğunlaşarak nokta atışlar yapabiliyorlardı.

Mahalle başkanları mahallelerini iyi tanıyan ve mahalle hassasiyetlerine göre planlama yapabilen çok gayretli şahsiyetlerdi.

SKM’ ye (Seçim Koordinasyon Merkezi)bile fazla iş kalmıyordu.

Değişik siyasi görüşlerden birçok kardeşimizle farklı çalışmalar yapabiliyorduk.

Seçim kazanmak o kadar kolay değildir.

Hep o rüzgârdan bahsedilir ya…

İşte o rüzgârın esmediği öyle bölgeler vardır ki orada stratejik davranarak netice almalısınızdır.

Ak Parti’ nin klasik tarzının dışında bir tarz oluşturmanız gerektiği yerlerde inisiyatif almazsanız seçimi kaybeden adam olursunuz.

Hamdolsun biz böyle bir hata yapmadan 4 seçim ve 2 referandum geçirdik.

Gerçi ne Musa’ ya nede İsa’ ya yaranamadık ama en azından iki yerel seçimde bizi anketlerle ikinci sıraya koyan bazı anket firmalarını son 10-15 gün içinde hüsrana uğrattık ya o yeter bize.

Şimdi yaptığım çalışmalarda en çok vatandaşın beklentilerine yoğunlaşıyorum.

Şehrin farklı bölgelerinde farklı beklentiler oluşuyor fakat bir-iki husus var ki bunlarda herkes hemfikir.

Onlar da şu:

• Yolsuzluklara bulaşmayacak, şeffaf, dürüst bir yönetim anlayışı.

• Çevre temizliği ve çöp toplama.

• Ulaşım, araç trafiğinin düzenli olması.

Tüm yerel tercih anketlerindeki verilerde vatandaşın en büyük öncelikleri bunlar.

Tabii bu demek değil ki diğer hizmetleri önceliklerine almamışlar fakat ilk 3 sıra böyle.

Yani insanlar kentlerinin dürüst insanlar tarafından yönetilmesini istemişler, temizlikten asla taviz vermeyeceklerini ve bir yerden bir yere giderken rahat seyahat etme isteklerini beyan etmişler.

Bunu sırasıyla şu veya bu takip eder diye bir sürü maddeyi sıralayabiliriz fakat konunun özünü ifade edebilmemiz için bu kadarı yeterlidir.

Sosyolojik verileri siyasi partilere ölçümleyip sunan firmalar mevcut.

Ciddi firmaların yanılma yüzdeleri fazla değil.

Netice alabileceğiniz ciddi bir şirketle çalıştığınızda; Toplumun yapısını, değişimi taleplerini, eleştirel bakış açılarını, beklentilerini ve nihayetinde seçimlerin kazanılıp kazanılamayacağını rahatlıkla görebilirsiniz.

Bazı uç durumlar hariç tabii.

Bunlara siyasi manevralar diyoruz ve her babayiğit bunu yerel ölçekte uygulayamaz.

Peki, bu çalışmalara yönelen kaç siyasi parti var derseniz?

Hâlihazırda sadece Ak Parti’ yi gösterebilirim.

Belki maddi yetersizlikten belki işin başındaki şahsiyetler sebebiyle sosyolojik verileri ciddiye almayan partiler var ve bunlar asla başarılı olamıyorlar.

“Siyaseti biliriz, biz halkın beklediği partiyiz, biz saçlarımızı siyasette ağarttık, nerde ne yapacağımızı firmalarla mı belirleyeceğiz, bak görürsünüz seçimi nasıl alıyoruz, orası bizim kalemiz kardeşim bizden başka kimse alamaz” şırnaşıklığıyla hareket eden siyasileri biliriz hepimiz.

Bu şımarıklıkları sebebiyle en başarılı oldukları bölgelerde dahi neden kaybettiklerini veya seçim sürecindeyseler neden kaybetmek üzere olduklarını ölçümleyemiyorlar ve ölçümleyemedikleri içinde anlık müdahale etme veya bölgesel strateji geliştirme şansları olmuyor.

Hadi alda görelim.

Kocaeli’nin hangi ilçesinde ve hangi mahallesinde vatandaşın genel ve yerel eğilimini ve nedenlerini analiz edemeyen bir partiyseniz seçim mi kazanacaksınız?

“Canım bizde çalışma yaptırıyoruz” diyenler çıkacaktır elbet.

Olur… Yaptırmış olun… Yasak savmak adına üç-beş kuruşa yaptırdığınız çalışmayla kendinizi avutup durun… Bana zararı yok ki… Mensubu bulunduğum partim adına işime de gelir.

Mesele bu değil ki?

Mesele; tüm partiler ama tüm partiler artık vatandaşın ne kadar değerli olduğunu, neyi talep ettiğini, bu taleplere göre neler yapması gerektiğini ön çalışmayla bilmek zorunda olduklarını kafalarına sokmalılar.

Oy vermek zorunda kalan kerizler olarak görülmekten artık bıkan vatandaşlarımız ve hemşehrilerimiz  önüne koyulana razı edilmek yerine razı olacakları yönetim anlayışıyla idare edileceklerine inandırılmalılar ve bu değer kendilerine verilmeli artık.

Bunu başarmak için onların ne beklediğine lütfen bir bakın.

Azıcık sahaya inin.

Sorgulayın ve vatandaş deyin ki; Biz size değer verdik, araştırdık-araşttırdık ve siz şu hizmetleri istiyorsunuz, önceliklerinizi anladık… Bizde size bu hizmetleri sunabilecek kalitede şu kişileri başkan şu kişileri de meclis üyesi olarak düşünüyoruz ancak bunları biz belirlemeden önce size verdiğimiz değerin bir göstergesi olarak bir şey daha yapıyoruz “SİZ KİMİ ve KİMLERİ İSTERSİNİZ?”  Diye size danışıyoruz.
 

Yap şablon listeni taaa 6 ay önce ve sal anketörleri sahaya… Bak bakalım senin tercih ettiklerin hakkında vatandaş ne düşünüyor?

Senin aklına gelmeyen ama senin partine vatandaşın layık gördüğü başka şahsiyetler var mı? Bir incele bakalım.
Öyle ön seçim, mülakat falan gibi ıpır-zıpır işlerle uğraşmayın.

Siz sadece kendi partinize değil tüm hemşehrilerinize başkan ve meclis üyeleri belirleyeceksiniz.

Bana ne senin parti içi seçiminden?

Zor gelebilir bu dediklerim.

Birilerinin hiç işine gelmeyebilir ama bunu başaran işi bitirir.

Kimin işine yarar ve kim kazanmış olur peki?

Az masraf edip az zaman harcayıp hemşehrilerinin istediği şahsiyetleri yönetimlere getirenler mi? Şehrin hemşehrileri mi?

İkisi de kazanır…

Bunun kaybedeni asla olmaz…

Yeter ki istensin.

Kalın sağlıcakla. 

Yorumlar
Adınız
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.