-Yeğenim vatan millet diyordun ama bak PKK ile masadalar.
-Yok, amcacım bildiğin gibi değil, yanılacaksınız.
-Baba bizi ihmal edip yolunda gittiklerin barış deyip eyalet sistemine de geçecekler galiba.
-Evladım senin aklın ermez, yanılıyorsun.
-Kızım bumuydu gece gündüz koşturmanın sonu, bak Bayrak, Millet, T.C hepsi tartışılır oldu.
-Babacığım sonu iyi olacak göreceksin, yanıldığını anlayacaksın.
-Kardeşim bu ne böyle? Hani en iyi milliyetçi sizdiniz?
-Doğru ağabey. Bakma böyle şeyler konuşuluyor ama en kral milliyetçi biziz. Yanıldığını göreceksin abi… Gibi laflar ediliyor.
Kimse sonucun nereye gittiğini bilmiyor aslında.
Herkes ya tereddütlerini dillendiriyor ya da körü körüne bağlılığını.
Bana sürecin nihayetiyle alakalı bildiklerini inandırıcı, ikna edici şekilde bir anlatır mısın?
Ama tek şartım var; sende bilmiş ol.
Bir kişi anlatamaz.
Herkes bilgisizce savunduğunu "Yanılacaksına" bağlıyor.
Çözüm süreci diye Türkiye' ye yaşatılanların yenilir yutulur ve hemen hazmedilir bir şey olmadığını herkes biliyor aslında.
İki tarafta “Yanılacaksına” bağlarken dirençlerini en avantajlı ve hak verilir taraf çözüm sürecinin yanlış sürdürüldüğüne inananlar, çünkü önemli bir dayanakları var; Türkiye bilinmeyen bir sürece sokuluyor.
“Benim bu konuda şüphelerim var” diyenlere kızan ve hakaret eden tarafta ise “Sonunu bekleyin, yanılacaksınız” dan başka hiçbir şey yok.
Peki ya sen yanılacaksan kardeşim?
Ya senin liderin yanılmışsa ne yapacaksın?
Eğer onlar yanılmışsa sorun yok.
Vatan için Bayrak için Şehitlerimiz için endişeliydik derler ve haklılar.
Ya sen yanıldıysan ne diyeceksin aslanım?
İş işten geçtiğinde “Eyvahhhh” demenin bu millete neye mal olacağını biliyor musun?
Sen yanıldığında vatan zarar görmüş olabilir ama onlar yanıldığında öyle olmayacak.
İşte aradaki korkunç fark.
O halde neden bunu anlamakta zorlanıyorsun?
Sonunun nereye varacağını asla bilmediğin bu süreç için neden bu direncin ve öfken?
Ya sen yanıldıysan ve bunun bedelini senin anan, baban, kardeşin ödeyecekse kendini nasıl hissedeceksin o zaman?
Kırk bin tane şehidin ve ailelerinin ahu figanı arşı alayı inletirken sen nasıl bir ruh halinde olacaksın?
Şehitler gelmesin derken razı olduğun bu süreçte bırakılmayan silahlarla yine şehitlerin gelmeyeceğine nasıl ikna oluyorsun?
Dün kardeşini şehit edenler Keleşlerle, lav silahlarıyla, hanaslarla, roketlerle çekilirken inlerine başı önüne eğik vaziyette onlara “buyurun geçin” demek zorunda bırakılan dünkü şehidin kardeşi bu günkü sınırımızın bekçisi Mehmet’ in kalbindekini okudun mu sen?
Eğer okudunsa orada yazanlardan bize de haber ver lütfen.
Onu okuyup bitirdiğinde yüreği dağlanan analarımızın kalbine de geçiver bir zahmet.
Hatta seninde ananın kalbine giriver 10 saniyeliğine.
Bak bakalım analar ne diyor sana?
Başka analar ağlamasın öylemi?
Aldın garantiyi yani?
Bir daha vurmayacaklar aslanlarımızı değil mi?
Barıştan yanalar artık ve helallikte istediler demek ki?
Ve sende helal ettin değil mi koçum?
Aferin sana!
Helal olsun sana!
Mert adammışsın vesselam.
Sen ve senin gibi düşünenler varken bu vatan asla bölünemez.
En ön safta sen savaşırsın.
Vatan için Bayrak için tüm engelleri aşarsın.
Ulubatlı Hasan gibisindir muhakkak.
Hatta çözüm sürecinin iyi yönetilmediğine inananlara vatan haini de diyebilirsin.
Tüm düşünceleri derdest etme yetkisi sende.
Onlar kan emiciler.
Şehit cenazelerinden beslenen vampirler.
Varlık sebebi terör olanlar onlar.
Sende bunlara inan ve dibini görmediğin kuyuya durmadan taş at.
Helal olsun sana.
Aslanım benim.
Bas klavyenin tuşlarına geçir geçirebildiğin kadar laflarını.
İsminin başına T.C yazanlara WC yazın diyecek kadar tiyniyetini belli et.
PKK ile masaya oturan seninkileri görme ama diğerlerini bilmem kimlerle hareket ediyorlar diye yaftala.
Yakıştır yakıştırabildiğin kadar kahpeliği.
En kral Milliyetçi sen ol!
Vatanın tek bekçisi sen ol.
Diğerlerini yap Vatan-Millet düşmanı.
Bu vatan sana emanet çünkü.
Ama sadece sana.
Sen de iyi sahip çık olur mu?
Böyle sahip çık olur mu?
Herkese armağan ettiğin Vatan hainliğinle devam et yeni aşkına.
Bu günkü hainlerinizde hazır bak...
Vurabildiğin kadar vur alnından…
Hain, de… Vampir, de… Faşist, de...
Mermin bol senin aslanım, tak şarjöre mıhla alayını.
Dünkü hainlerle oturduğun Barış masasında meze yap adamları.
Tokuştur kadeh niyetine Hainle Ülkesini sevenlerin kafasını.
Uçur dünkü hainle birlikte Barış Güvercinini…
Uçur açılsınlar özgürlüklerine…
Ricamdır senden, sence bir hain olarak…
Söyle Güvercinlerine KONMASIN ŞEHİTİMİN ANASININ KOYNUNA.
Bir türlü anlamadığımız, beynimizi zonk zonk zonklatan bu günlerde; Vur bizi kardeşim Mehmetleri vuranların mermisiyle.
Sonra de bize…
Yanılıyorsunuz…
Bildiğiniz gibi değil de.
Evet, maalesef bildiğimiz gibi değil.
Senin bildiğin gibi hiç değil.
Kalın sağlıcakla.